Uzun süre ilkin İstanbul’dan ayrılan ve şehir kaosundan kaçıp
tabiat ile iç içe yaşamaya süregelen Ceylan Ertem’in
evi bir süre ilkin gündem olmuştu.

Kahramanmaraş’ı ve bununla beraber 10 ili daha yıkan depremden
sonrasında Ertem bazı paylaşımlar yaparak İstanbul’u terk etme sebebine dair izahat yapmış oldu.

Ertem paylaşımında devamlı dört gözle beklenen köy yaşamının nedenini şu şekilde deklare etti:

“Tedirginlik geçmedi”

“Ceylan Ertem’in köy yaşamı diye haberler çıkmıştı. Niçin şehrin ortasında yaşamıyorum? En mühim sebeplerinden biri aslına bakarsak 24 yıl geçmesine karşın bu tedirginliğin geçmemesi. İstanbul’da oldukca acil; yapı denetimleri hızlanmalı ve önlemler arttırılmalı!”

“Azca kattan oluşan ve sağlandı”

99 depreminde çevremizdeki tüm binalar yıkılmıştı. Bizim apartmanda (kapılar açılmadığı için) balkondan inerek çıkmıştık sokağa. Azca kattan oluşan ve sağlam bir apartmandı. Eğer bir bina sağlamsa yıkılmıyor dostlar, lamı cimi yok!”

Alınyazısı diyemeyiz”

Eğer bizim binamız da oldukca kattan oluşan, malzemeden çalınarak inşa edilmiş olsaydı, ve kim bilir çürük binalar ile dip dibe olsaydık, o binalar bizim apartmana doğru devrilseydi, ben olmayacaktım şimdi aranızda. Alınyazısı diyemeyiz. Talih diyemeyiz”