Bedenin gerilimden etkilenen bölgelerinin olduğunu biliyor muydunuz?

Çok gerilim, yalnızca ömür kalitemizi olumsuz etkilemekle kalmaz, tıpkı vakitte sıhhatimizi da tesirler ve kendini o bitkin vücutta, o inatçı baş ağrılarında ve daha çok sivilce sorunu yaşayan ciltte gösterir.

Amerikan Psikoloji Derneği’nin (APA) raporuna nazaran ise çok gerilimden en çok kas-iskelet sistemimiz etkileniyor.

Gerilimin neden olduğu meseleler, her vakit gereğince tedavi edemediğimiz klasik psikosomatik hastalıklarla sonuçlanıyor. Bunun bir örneği, sorunun kökeninin öteki bir şey olduğunu bilmeden kendimizi ağrı kesivi ilaçlar yahut uyku ilaçları alırken bulmamızdır.

Öyleyse bu önemli gerilim durumunun bedenimizi nasıl değiştirdiğini görelim, vaktinde reaksiyon verebilmek için bu karmaşık fizyolojik süreci anlayalım ve bir karşılık arayalım.

DAVRANIŞ VE KANILARIMIZI DEĞİŞTİRİYOR

Bedenin gerilimden etkilenen birçok bölgesi vardır. Gerilim, birçok hastalığın tetikleyicisinden, büyümesine kadar birçok tesir gösterebilir.

Bunun nedeni aşağıdaki hormonal sistemleri ve merkezleri değiştirmesidir:

– Adrenokortikotropik hormon,

– Merkezi hudut sistemi,

– Gastrointestinal sistem,

– Beynimizin ventral tegmental bölgesi .

Gerilim yaratan bu değişimler bilhassa hormonal seviyede başlar. Daha fazla yahut daha az değerli hastalıkları tetikleyene kadar bedenimizin farklı bölgelerinde biyolojik değişikliklere neden olurlar. Ayrıyeten bu değişikliklerin merkezi hudut sistemini de etkilediğini, hatta davranış ve niyetlerimize aracılık ettiğini unutmamalıyız.

İşte bedende gerilimden en çok etkilenen 10 bölge:

CİLT

Sivilceler, lekeler, iltihaplanma ve hatta sedef hastalığı, gerilimin neden olduğu hormonal değişikliklerden kaynaklanabilir.

Araştırmaların ortaya koyduğu üzere, beyin-duygular-cilt ortasında direkt bir bağlantı vardır ve epeyce kıymetlidir. Yani hislerimiz sıklıkla ciltte hastalık halinde yansır.

En yaygın olanı elbet gözeneklerde yağ ve kir birikme eğiliminde olmasıdır, bu nedenle can sıkıcı siyah noktalar ve sivilceler oluşur.

KALP

Daima gerilim periyotları ile yüksek kolesterol ve trigliserit düzeyleri, yüksek tansiyon ve sirkülasyon problemleri üzere kardiyovasküler sorunlar ortasında direkt ve açık bir bağ vardır.

Kalp atış suratı, gerilim durumlarından değerli ölçüde etkilenir ve hızlanır. Bu sürat, kanın beyne ve bedenin öbür bölgelerine taşınmasını hızlandırır ve çeşitli sıhhat problemlerini tetikleyebilir.

SİNDİRİM SİSTEMİ

Bedenin gerilimden etkilenen bölgeleri ortasında elbet sindirim sistemi de vardır. Gerilimin tekrarlayıcı olduğu durumlarda sindirim sistemi ile ilgili şu meseleler ortaya çıkabilir:

– İshal

– Kabızlık

– İltihaplanma

– Şişkinlik ve gaz

– Karın ağrısı

– Mide ekşimesi ve reflü

– İrritabl bağırsak sendromu

– Peptik ülser yahut inflamatuar bağırsak hastalığı

Tüm bu sıhhat meseleleri, kortizol olarak bilinen gerilim hormonundaki artışın sonucu olarak ortaya çıkabilir.

KARACİĞER

Araştırmalara nazaran, geçmişte bir tıp karaciğer hastalığı çeken şahıslarda gerilim nedeniyle nüksetme olabilir. Bu, elbet profesyonel ve uzman bir yardım ararken göz önünde bulundurmamız gereken kıymetli bir gerçektir.

Gerilim kronik bir dereceye ulaştığında aktive olan kimyasal unsurlar, karaciğer hastalıklarını alevlendiren hepatositlerin yok edilmesini teşvik etmekten sorumlu öldürücü lenfosit ismi verilen hücreleri tesirler.

GLİKOZ DÜZEYLERİ

Bedenin gerilimden etkilenen bölgeleri ortasında, glikoz düzeyimizi düzenlemekten sorumlu düzenek da vardır. Bu nedenle, yüksek derecede gerilim, insülin direncinin gelişmesine neden olabilir.

Araştırmaların ortaya koyduğu üzere kısa periyodik gerilim bile, kandaki şeker düzeylerini aktif bir formda düzenlemek için kullanılan insülini bedende faal bir formda kullanmada zahmetlere neden olur.

Halihazırda diyabetle savaşan insanlarda, hastalığı ağırlaştırabilir.

KASLAR

Kemikler ve kaslar, kronik gerilimden hayli fazla etkilenen beden bölgeleridir. Kas-iskelet sisteminden bir reaksiyona neden olarak, olağan hareket etmede ağrı ve zorluklarla sonuçlanan güçlü bir tansiyon oluşturur.

GÖZLER

Çok fizikî ve duygusal gerilim ile oküler tikler ortasında bir alaka vardır, zira göz kırpmayı etkileyen küçük bir kas uyarımı meydana gelir.

Çalışmalar tıpkı vakitte gerilimi göz iltihabı ve bulanık görme ile ilişkilendiriyor.

BEDEN TARTISI

Gerilim, obezite üzere kronik sorunların yanı sıra kilo alımı ile direkt bağlı bir durumdur.

Her şey, kronik gerilim çeken insanların, bunun neden olduğu öteki duygusal semptomlara reaksiyon olarak daha fazla kalori alma eğiliminde olduklarını gösteriyor.

Bununla birlikte, daha az olayda tam aykırısı olabiliyor. Zira bazen gerilim hormonları, çok etkin tiroid bezine neden olur ve bu da kalorilerin daha süratli yakılmasını uyarır.

BEYİN

Bedenin gerilimden etkilenen bölgelerinden biri de beyindir.

Ana gerilim hormonu olan kortizol, karar vermeye ve hafızayı muhafazaya yardımcı olmaktan sorumlu olan beynin ön korteksini olumsuz tesirler. Çalışmalar hafıza kaybı ile bilişsel gerileme ve kronik gerilim ortasındaki ilgiyi ortaya koymaktadır.

Bu, gerilimli durumlarda insanların neden âlâ kararlar veremediklerini ve işlerine uygun konsantre olamadıklarını açıklamaya yetiyor.

BÖBREKLER

Gerilim kortizol düzeylerini yükseltir, bu da birtakım organların renal fosfat atılımından etkilenmesine neden olur. Aşırı kortizol üretimi, kas zayıflığına, kemik anormalliklerine ve böbreklerin düzgün işleyişinde önemli zorluklara yol açabilen renal fosfat atılımının artmasına neden olur.